Komondor

Komondor kendine güvenen, korumacı ve sadık bir köpektir. Ailesi ya da evi için bir tehdit unsuru olmadığı sürece sakin ve arkadaş canlısıdır, bir tehdit olduğunda ise korumak için hiç tereddüt etmeden canı pahasına dahi olsa kavga eder. Komondorlar bazen inatçı ve bağımsız olabilirler, ancak uygun şekilde sosyalleştirilmiş ve eğitilmiş ise iyi bir aile ilişkisi kurar. Komondorlar’ın geniş kafatası ve çenesi, badem şeklinde gözleri ve üçgen şeklinde kulakları vardır. Komondorlar düşük tuttukları kuyruğa ve geniş ayaklara sahiptir.

Komondor’un erken yaşlarda kararlı ve tutarlı eğitim görmesi gerekir, çünkü tam olarak büyüdüklerinde çok büyük, güçlü ve hızlı olurlar. Sadakat eğitimi şiddetle tavsiye edilmektedir. Övgü odaklı bir tutumla yaklaşılması ile en iyi sonuçlar elde edilir.

Komondorlar’ın kürkündeki kirlerin temizlenmesi için kürkte oluşan düğümlerin elle çözülmesi gerekir. Pirelerin ya da kenelerin kürkün içine girmemesi için ara sıra yıkanmaları gerekir. Komondorlar ıslandıkları zaman kurumak için saatlere, hatta bazen günlere ihtiyaç duyar. Komondorlar’ın tüyleri kırpılabilir, ancak bu diğer türlere karşı ayırt edici özelliğinin kaybolmasına yol açar. Komondorlar’ın ortalama yaşam ömrü 10-12 yıl arasıdır. Bu türlerin yakalandığı yaygın sağlık sorunları arasında kalça displazisi (topallama ya da eklem iltihabına yol açabilen sakat kalça eklemi), katarakt ya da entropiyon gibi göz sorunları (korneanın kaşınmasına neden olan göz kapağı kıvrılması) ve göz şişmesi gibi sorunlar vardır. Bunları engellemek için yüksek bir kaptan yemek yemeleri, gün boyunda farklı yemeklerle beslenmeleri yemeklerden hemen sonra egzersiz yapmamaları gerekir.

Komondorlar kendilerini belli bir bölgeye ait hisseder ve yabancılardan rahatsız olur, ancak yabancıların tehlike arz etmediğinden emin olduktan sonra onları kabullenir. Komondorlar yeni tanıdığı insanlara ve evcil hayvanlara karşı olumsuz tepkiler sergilememeleri için erken yaşta sosyalleştirilmelidir. Sosyalleşmesi durumunda diğer köpeklerle arkadaşlık kurmaktan zevk alacaktır. Komondor büyük çocuklarla iyi ilişkiler kurar, ancak küçük çocukların yanındayken kontrol edilmelidir. Çünkü yorgun ya da yılmış olduğunda ısırabilir.

Komondorlar’ın uzun, beyaz, kalın ve kendiliğinden bağlanmış tüyleri bu cinsin özelliğini ortaya çıkarmaktadır. Tüyleri bir ya da iki yaşlarından itibaren bağlanmaya başlar. Kürkleri soğuk havalardan korur ancak yağmurlu havalar için pek uygun olduğu söylenemez. Kalın kürkleri, onları kendilerine saldıran vahşi hayvanlardan korur ve Komondor’un gerekli görülmesi durumunda bir koyun sürüsünün içine karışmasını sağlar. Komondor çok az tüy döker ya da hiç tüy dökmez.

Komondor’un yürüyüşe çıkma ya da bahçede oyun oynama gibi günlük egzersizleri yapması gerekir. Komondor'un kuruması çok uzun sürdüğü için yüzmesi iyi bir fikir olmayabilir.

Komondor bol açık hava egzersizi yapabileceği geniş arazilerde yaşamak ister.

Komondor (aynı zamanda ‘Macar Komondor’ ya da ‘Macar Bekçi Köpeği’, ‘Komondorok’ olarak bilinir ve bazen çoğul isimlerde kullanılır) bir Macar soyudur. ‘Komondor’ adı, 1100’lerde Macaristan’a yerleşmiş Cuman monat kabilesi ile Komondor’un kökünü ifade eden Cuman anlamına gelmektedir. Bir diğer teori de Komondor’un, önemli konularda adı geçen Puli gibi Magyar kabilesi ile birlikte Macaristan’a geldiği üzerine kurulur. Komondor, büyük beyaz Güney Rusya Ovtcharka’sı ile ilgili olabilir. Koyunları yırtıcı hayvanlardan, özellikle kurtlardan korumak için bekçilik yapar. Bazı rivayetlere göre Komondor öyle yetenekli bir dövüşçüymüş ki ortaya çıktıklarında Macaristan kurtlarının soyu neredeyse tüketme noktasına gelmiş. Komondor 1933 yılına Amerika’ya ithal edilmiş ve 1937 yılında ise Amerikan Kennel Kulübü tarafından tanınmıştır. Çoğu Avrupalı Komondorlar İkinci Dünya Savaşı sürecinde öldürülmüş, bunun olası sebebi ise bu köpeklerin cesur bir şekilde çiftlik evlerini korumasıymış. Komondor’un bakımı maliyetli olduğundan dolayı bu cinslere anavatanı olan Macaristan’ın dışında pek nadir rastlanır, ancak buna rağmen son yıllarda bazıları Amerika Birleşik Devletleri’nin batısında sürü koruması olarak görevlendirilmiş ve çakal nüfusu arttıkça bu cinslerin de sayısı artmıştır.